Tasavvufî Kavramlar Çerçevesinde Hz. Osman’ın İslâm Tasavvufundaki Yeri
Hz. Osman, Hz. Peygambere damat olmuş, zi’n-nûreyn lakabıyla nitelenmiş, Müslümanların üçüncü hâlifesi olarak İslâm tarihinde yerini almış mümtaz bir sahâbedir. Onun şehâdeti Müslümanları psikolojik ve sosyolojik açıdan derinden etkilemiş bir hâdisedir. O şehit edildikten so...
Saved in:
Main Author: | |
---|---|
Format: | Article |
Language: | English |
Published: |
Kalem Eğitim Kültür Akademi Derneği
2024-12-01
|
Series: | Sufiyye |
Online Access: | https://dergipark.org.tr/tr/doi/10.46231/sufiyye.1453814 |
Tags: |
Add Tag
No Tags, Be the first to tag this record!
|
Summary: | Hz. Osman, Hz. Peygambere damat olmuş, zi’n-nûreyn lakabıyla nitelenmiş, Müslümanların üçüncü hâlifesi olarak İslâm tarihinde yerini almış mümtaz bir sahâbedir. Onun şehâdeti Müslümanları psikolojik ve sosyolojik açıdan derinden etkilemiş bir hâdisedir. O şehit edildikten sonra zühd hareketleri ortaya çıkmış ve dünyaya karşı mesâfeli bir tavır takınılmıştır. Hz. Osman zengin olmasına rağmen sâde ve mütevâzı bir yaşam sürmüş, malını Allah’ın rızâsını kazanmak için sonuna kadar sarf etmiştir. Onun gündüzleri oruçlu bir şekilde halka hizmeti, geceleri ise uzun Kur’an tilâvetleriyle Hakk’a ilticâsı sûfîler için örneklik teşkil etmiştir. Yine onun ömrünün sonuna kadar zühd, fakr, verâ’, takvâ, edep ve hayâ dolu yaşantısı, olaylara karşı firâset yüklü bakışı, melâmî neşvesi sûfîlerin örnek aldığı bir başka unsurdur. İlk dönemde yazılan Kitâbü’z-Zühd’ler ve tasavvuf klasiklerinde Hz. Osman’a diğer üç halifeye nazaran pek fazla yer verilmemiştir. Tabakât literatüründe de Hz. Osman’a açılan müstakil başlıklar bir elin parmağını geçmemektedir. Hz. Osman’ın zi’n-nûreyn şeklinde anılmasına sûfîler tarafından hilm-hayâ, tahkik-temkin, ilim-irfan, teslimiyet-ihlas, ikram-iyilik, sıdk-fakir gibi ikili terkiplerle mânevî anlamlar yüklenmiştir. Hz. Osman’ın zâhidâne yaşantısı zühd dönemindeki bazı sûfîlerin tasavvuf anlayışlarına etki etmiş, teşekkül dönemindeki bazı ekollerin temelini oluşturmuş, özellikle Nakşibendiliğin esaslarında kendini göstermiştir. |
---|---|
ISSN: | 2791-6650 |