Roger Garaudy’nin Bakış Açısıyla Filistin Meselesi: Varoluşsal Bir Tahlil

Din felsefesi, hayatı ve insan varoluşunu ilgilendiren hemen her konuyu kendisine problem edebilme potansiyeline sahip bir alandır. Bu bağlamda insanlığın kanayan yarası olan Filistin meselesinin de varoluşsal bakış açısıyla ele alınması çok önemlidir. İsrail tarafından soyk...

Full description

Saved in:
Bibliographic Details
Main Author: Erol Çetin
Format: Article
Language:Arabic
Published: Burdur Mehmet Akif Ersoy University 2024-11-01
Series:Burdur İlahiyat Dergisi
Online Access:https://dergipark.org.tr/tr/doi/10.59932/burdurilahiyat.1557913
Tags: Add Tag
No Tags, Be the first to tag this record!
Description
Summary:Din felsefesi, hayatı ve insan varoluşunu ilgilendiren hemen her konuyu kendisine problem edebilme potansiyeline sahip bir alandır. Bu bağlamda insanlığın kanayan yarası olan Filistin meselesinin de varoluşsal bakış açısıyla ele alınması çok önemlidir. İsrail tarafından soykırıma uğrayan Filistinli kardeşlerimizin acı, hüzün ve ıstıraplarını göz ardı etmek mümkün değildir. Zira onların kederi bizim kederimizdir. Onların yarası bizim yaramızdır. Onların gözyaşı bizim gözyaşımızdır. Filistin meselesi esasında sadece bir halkın, bir bölgenin meselesi değildir. Filistin, dünya üzerinde var olan bütün bireylerin kalplerindeki derin yara ve sancıdır. Bütün insanlığın vicdanını sızlatan dayanılması güç acıdır. Garaudy, siyonistlerin hiçbir insani değer tanımaksızın Filistin’de masum insanları yok etmelerine büyük tepki gösterir. Ona göre siyonistler, Filistin’de binlerce yıldır yaşamış, toprağına emek etmiş ve çalışmış kimselerin bütün insanî haklarını çiğnemektedir. Garaudy, Filistin meselesinde medya gücünün önemi üzerinde durmaktadır. Bu noktada o, Batının medyayı kendi menfaat ve çıkarları doğrultusunda etkin bir şekilde kullandığını böylelikle haksızken dahi kendini haklı kılabildiğini öne sürer. Ona göre siyonist propaganda ve dezenformasyon ağı, ABD’de ve bütün Batı ülkelerinde etkin olan belli başlı “medya” gücünü kontrolü altında tutmaktadır. Böylelikle dünya medyasının kılcal damarlarına kadar işlemiş olan siyonist propaganda ve dezenformasyon ağı basın, radyo, televizyon ve film yoluyla masum insanları suçlu ilan etmektedir. Garaudy, masum Filistin halkına her türlü zulüm ve baskıyı yapan İsrail’i çok sert bir dille eleştirir. Ona göre İsrail, zorla var edildiği Filistin’de ne tarihi ne dini ne hukuki ne de ahlaki açıdan hiçbir meşruiyete sahip değildir. Bu noktada Garaudy, İsrail’in ırkçılık, yayılmacılık ve devlet terörünü esas alan bir tutum sergilediğini belirtir. Filistin aslında yeryüzünde yaşayan her bireye bir kalbi olduğunu hatırlatmaktadır. Filistin varoluşunun anlam ve derinliğini her geçen gün daha fazla kaybeden insanlığı özüne dönmeye çağırmaktadır. Bu bağlamda Filistin’in sadece bir halkın, bir bölgenin değil bütün insanlığın meselesi olduğu gerçeği unutulmamalıdır. O yüzden dünya üzerinde yaşayan her bir birey gerçekten var olmayı ve varlığını anlamlı hale getirmeyi istiyorsa zalim İsrail’in karşısında mazlum Filistin halkının yanında olmalıdır. Bu çalışmada öncelikle Filistin meselesini kendine dert edinmiş çok değerli bir düşünür olan Roger Garaudy’nin Filistin’le ilgili öne çıkan görüşlerine değinilmiştir. Yine bu çerçevede Garaudy’nin İsrail’e yönelik eleştirileri irdelenmiştir. Son olaraksa Filistin meselesi varoluşsal bakış açısıyla değerlendirilmiştir.
ISSN:2980-2407